10 Ağustos 2014 Pazar

Av.SİNEM SAÇKAN/ TÜRK BORÇLAR HUKUKUNDA TAKAS

Av. Sinem SAÇKAN


Takas, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun üçüncü bölümünde yer alan borç ilişkilerini sona erdiren nedenlerden biri olarak düzenlenmiştir. Hukukumuzda takas, birbirine karşı aynı cins alacağa sahip şahıslardan birinin tek taraflı beyanı ile bu alacakları az olanı tutarında sukut ettirmesidir. Borçlar Kanunumuzun sisteminde, takas beyanında bulunulmadıkça takas edilebilme şatlarının gerçekleşmesi ile takas kendiliğinden vuku bulmaz. Bir yenilik doğuran muamele olan takas beyanını karşı tarafa yöneltmek gerekir. Takas beyanı karşı tarafa varınca hüküm ifade eder (TBK m.143/1). Muteber şekilde yapılan takas beyanı, beyanda bulunanın karşı tarafa olan borcu ile ondan alacağını azı tutarında sukut ettirir. Takas beyanı bu sonucu geriye etkili olarak sağlar.
Bir kimsenin takas yapabilmesi için üçü müsbet biri menfi dört şart aranır. İlk olarak taraflar birbirinden alacaklı olmalıdırlar. İkinci olarak tarafların birbirinden olan alacaklarının konusu aynı cinsten olmalıdır. Üçüncü olarak her iki borcun muaccel olması gerekir. Son olarak takastan feragat edilmemiş olması gerekir.
Kefil şayet kendisi alacaklıya karşı bir alacağa sahipse, bu alacakla kefaletten doğan borcunu takas edebilir. Bu takas oranında asıl borçlu da borçtan kurtulmuş olur.
Belirtilmelidir ki, Avukatlık kanunu m.164’e göre “Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.” Dolayısı ile bu durumda dava vekâlet ücreti dışında ki yargılama giderleri ile faizler ve maddi ve manevi tazminat miktarı takas edilebilecektir.
Benzer bir olayda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/25558E, 2013/10762K, 16.04.2013 tarihli kararında; Vekâlet ücreti yargılama giderlerindendir (HMK m. 323/1-ğ). Tarafların karşılıklı davalarının bulunması ve her iki tarafın davasının kabul edilmesi durumunda dahi yargılama gideri ve vekâlet ücretinin takas ve mahsubuna karar verilemez. Çünkü dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Vekâlet ücreti diğer yargılama giderleri gibi müstakil bir varlığı olmayan ve ait olduğu davanın konusunu teşkil eden hak ve alacağa sıkı bir surette bağlı feri haklardandır.(EK 1) Biz Yargıtay’ın bu görüşüne katılmıyoruz. Yargılama gideri alacağının diğer alacaklardan bir farkı bulunmadığı için takas edilebileceği kanısındayız. Borçlar kanununda ve ilgili kanunlarda yargılama giderlerinin takas edilemeyeceğine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Vekâlet ücreti ise avukata ait olacağından takas edilemeyecektir.(Avukatlık kanunu m.164)

Takas, şartlarının gerçekleştiği anda geçmişe etkili olarak hüküm ifade eder. Bu nedenle dava yolu ile ileri sürülemez.

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/25558
K. 2013/10762
T. 16.4.2013

DAVA : Taraflar arasındaki boşanma ve karşı boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı ( kadın ) tarafından, tazminat ve nafaka miktarları, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden; davalı-karşı davacı ( koca ) tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, nafakalar, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-karşı davalı kadının dava dilekçesinin boşanma talebini de kapsadığının anlaşılmasına göre; tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir ( 6100 sayılı HMK md. 326/1 ). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir ( HMK md. 323/1-ğ ). Tarafların karşılıklı davalarının bulunması ve her iki tarafın davasının da kabul edilmesi durumunda dahi yargılama gideri ve vekalet ücretinin takas veya mahsubuna karar verilemez. Çünkü, dava sonunda, kararla Tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir ( 1136 s. K. md. 164/5 ). Vekalet ücretinin taraf yararına hükmedilmesi bu ücretin avukata ait olduğu gerçeğini değiştirmez. Böyle bir durumda, asıl dava ile karşı dava kabul edildiğinden, asıl dava yönünden davacı-karşı davalı kadın yararına, karşı dava yönünden davalı-karşı davacı koca yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve her dava için davacısı olan tarafın sarf ettiği yargılama giderlerinin diğer taraftan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde her iki tarafın açtığı dava bakımından yapılan yargılama harç ve giderlerinin tarafların kendi üzerinde bırakılması ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.