
Doğuş Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Ceza Hukuku dersini,
benim için bambaşka bir yeri olan Prof. Dr. Mehmet Emin Artuk hocadan alma
şansına nail oldum. Ceza hukuku alanında duayen olan Mehmet Emin Artuk hocanın ders
anlatırken, ellerinin titremesini halen anımsarım. Disiplinli, otoriteli,
kendine özgü tarzı olan, yaptığı işi seven, hümanist bir ceza hukukçusudur…
Dersi dinleyen öğrencileri sever, dinlemeyen öğrencileri ise
kovmaktan beter eder. Ceza hukuku genel hükümler, ceza hukuku özel hükümler isimli
ders kitapları vardır. Kitapları oldukça sade-yalın anlatımlıdır. Kitaplarını
sade dilde yazmasının nedenini duayen hocam bir dersinde şu şekilde açıklar: ”Bir
çok hukuk kitaplarının dili oldukça ağır, önemli olan burada hukuk öğrencisinin
dersi anlaması ve kavramasıdır. Bazı yazarlar, kitaplarının ağdalı bir dille
yazılmış olmasını marifet sanırlar bu doğru değildir.”demişti.
“Eleştirmekten çekinmeyin!” derdi her dersinde… Ceza
kanununu açar, kanun maddesini okur ve kanun koyucunun hatasını dile getirirdi.
“Kanun koyucu bu maddeyi koymuş diye o maddede hata olmaz diye bir şey yok “
cümlesiyle ufkumuzu geniş tutmamızı sağlardı.
Dersi öyle bir anlatırdı ki zamanın nasıl uçup gittiğini
anlamazdık. Kürsüde anlatacağı konunun özetini içeren sayfalar olurdu. Zaman
zaman ceza hukuku dersini nasıl çalışacağımıza yönelik yöntemleri bizlerle
paylaşırdı. Konuyu az ve öz anlatırdı, kitabında yazan konular dışında bilgi
aktarmaya özen gösterirdi.
Bir seferinde, bir hukuk dergisinde çıkan yazımı vermiştim
kendisine. Zira, üstadın eleştirileri benim için çok önemliydi. Derginin
danışma kurulunda hocamızın adı da yer alıyordu üstelik... Marmara
Üniversitesine ziyaretine gittiğimde yazımı okuyup beğendiğini söyledi ve bu
tür çalışmalarımın devam etmesini diledi. Baştan aşağı her yeri kitap dolu olan
odasında rafların arasında tozlanmaya yüz tutmuş olan eski bir kitabı
çıkartarak bana verdi. O an nobel ödülü alsam bu kadar heyecanlanmazdım her halde…
Çünkü biliyordum ki, her bir kitap o’nun için çok değerliydi.
Son dersi hüzünlü geçmişti… Ders bitiminde kürsüden amfi
kapısına uzanan kuyrukta öğrenciler ellerinde ceza hukuku özel hükümler ders
kitaplarını imzalatmak için sıra beklemekteydiler. Bende bu sırada ki yerimi
almıştım.
Suçu işleyen faile dahi farklı bir bakış açısı getiren
gerçek bir bilim insanından ders almak büyük bir ayrıcalık oldu bizler için.
Her şey için teşekkürler hocam…
Sinem Saçkan
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri olarak bizler de halen değerli hocamızdan ders alabildiğimiz için çok şanslı ve gururlu hissediyoruz.
YanıtlaSil