Madde 34. - "Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir."
"Türkiye'de, 2013 yılının Haziran ayına girerken ülkenin siyasal tarihi açısından oldukça önemli olaylar yaşandı. Gezi Parkı'ndaki ağaçların sökülmesi ve park alanına alışveriş merkezi yapılmasına karşı başlatılan bu gösteriler, kolluk güçlerinin orantısız müdahalesiyle daha da büyüdü ve dünya çapında takip edilen ve haftalara yayılan gösteriler dizisine neden oldu. Bu gösteriler sırasında trajik şekilde, biri polis, beşi sivil, altı insanımız yaşamını kaybetti. Çok sayıda kişi yaralandı, gözaltına alındı veya tutuklandı.
Tüm bu yaşananlar sırasında toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkına ilişkin yaygın bir tartışma yeniden başlamış oldu. Bu tartışmalar, gerek kolluk güçlerinin gerekse sivillerin bu anayasal hak konusunda fahiş hatalara düştüğünü gösterdi. Elinizdeki çalışma, anılan olayların yaşandığı tarihlerde, yaşanan trajedilere karşı sorumluluk duygusuyla ve kamuoyundaki toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkına ilişkin bilgi edinme talebine mütevazı da olsa yanıt üretebilmek için hazırlandı. Nitekim soru ve cevaplar biçimindeki metot, bu hassasiyet dikkate alınarak tercih edildi. Tüketici bir nitelik taşımasa da bu çalışmanın, gerçekten de insan haklarına inanan hak öznelerine, kolluk güçlerine ve yetkililere yardımcı olacağını umuyorum."
(Önsöz'den)
hukuk kitapları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hukuk kitapları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
10 Şubat 2014 Pazartesi
4 Kasım 2013 Pazartesi
BU KİTABA KİTAPLIĞINIZDA YER AÇIN
Şu sıralar “hangi kitabı alıp okusam acaba?” diyorsanız ve
şuanda bu yazıyı okuyorsanız doğru yerdesiniz. Birazdan bahsedeceğimiz bu
kitap, konumları farklı olsa da birbirinden habersiz aynı yükü sırtlayan
insanların hikâyelerini bir çırpıda okunacak denli yalın ve belleklerde uzun
süre yer edecek kadar derin bir anlatımla okura sunuyor.
Okurken bir yandan tebessüm edebileceğiniz bir yandan kendinizden
bir şeyler bulabileceğiniz bir yandan da hüzünlenebileceğiniz bir öykü kitabı…
Her bir başlığın dikkat çekici olduğu bu kitapta hukuk
mesleğinin zorlularını ve özellikle stajyer avukatların yaşadıkları sorunları
okuyacaksınız. Bu eserin sadece hukukçular tarafından değil herkes tarafından
okunması, özellikle avukat-müvekkil ilişkisi çerçevesinde tarafların birbirlerine
karşı hoşgörülü olmasını sağlayacaktır.
Bu niteliği sayesinde kitap herkese hitap edebilecek
türden...
Kitapta aynı zamanda denemelerde yer alıyor.
Kitabın adı: “Öyküleşen Hukuk”, yazarı: “Coşkun Ongun”.
Tam 155 sayfa olan bu eserden öğreneceğimiz çok şey var…
9 Haziran 2013 Pazar
ŞEFİN TAVSİYESİ
İ.Ö. 403'te bir darbeyle iktidarı ele geçiren güçler tarafından "dinsizlik", "gençleri doğru yoldan çıkarmak" gibi düzmece suçlarla yargılanıp, baldıran zehri içerek ölüme mahkum edilen sokrates'in savunmasını merak edenler bu kitabı mutlaka okumalıdırlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)